Sitemize Hoş Geldiniz ------Sitemizdeki Konu Sayısı 1400'ün üzerine çıkmıştır Bir çok deney ve araştırma konularımız sizin ilginizi çekebilir SİTEDE ARAMA YAPMAK İÇİN YANDAKİ ARAMA KUTUSUNU KULLANIN Aşağıdaki kayan resim menüsüne de İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK konuları ekleyeceğim

ROKA (Arugula)

0 yorum




Bilimsel sınıflandırma
Alem:
Plantae
Kültür Grubu
Brassica eruca



Roka(Eruca vesicaria), Brassicaceae (Turpgiller) familyasından, yaprakları salata olarak yenen acımsı tadı olan bir bitkidir.
Roka Akdeniz ülkelerinde Roma İmparatorluğu döneminden beri bilinmekteydi. Yabani olarak doğada mevcut olduğu gibi tarım amacıyla da yetiştirilir. Roka İtalya, Yunanistan ve Türkiye gibi Akdeniz ülkelerinde genellikle salata ve garnitür olarak kullanılır. Ancak bazı ülkelerde yemek olarak da pişirilir. Örneğin Slovenya'nın Koper bölgesinde peynirli börek yapımında kullanılır. İtalya'da özellikle Venedik kenti civarında pizza ve makarna yemeklerine konur. Roka son 20 yıl içinde zengin ve acımsı lezzeti nedeniyle Akdeniz ülkeleri dışında da yayılmaya başladı. Özellikle Batı Avrupa ve ABD'de de kullanılır hale geldi.



1. Ekonomik Önemi, Anavatanı ve Yayılma alanları
Birinci yıl yaprakları için sofralık olarak üretilir, düşük sıcaklıklarda kışı geçirdikten sonra ilkbaharda generatif döneme geçer ve tohum oluşturur. Yaprakları sebze olarak değerlendirilen rokanın yetiştiriciliği Akdeniz ve Güney Avrupa ülkelerinde çok yaygındır. Bütün yıl boyunca yetiştiriciliği yapılmakta ve taze yaprakları salata ve garnitür olarak sevilerek tüketilmektedir. Roka özellikle İtalya ve İspanyada çok üretilmekte ve yılın her ayında pazarda bulunabilmektedir. Uzak doğu ülkelerinde Hindistan ve Çin’de ise yağ bitkisi olarak üretilmektedir. Tohumlarından elde edilen yaplar insan beslenmesinde, ilaç sanayinde ve değişik şekillerde değerlendirilir. Ancak Eruca vesivaria subsp. Sativa (Mill.) olarak bilinen rokanın değerlendirilen kısımlarını dikkate aldığımızda bazı farklılıklarının olduğu görülmektedir. Özellikle ülkemizde İç Anadolu Bölgesinde yetiştirilen ve Izgın olarak bilinen bitkilerde Eruca sativa (Mill.) olarak adlandırılmaktadır. Bu bitki sadece yağ bitkisi olarak ve hayvan beslenmesinde kullanılmaktadır. Sebze olarak değerlendirilen bitkinin genellikle sadece yaprakları tüketilir.


Roka Romalılar döneminden buyana sebze olarak değerlendirilmektedir. Bu bitkinin değişik hastalıklara iyi geldiği ve afrodizyak özellik taşıdığı bilinmektedir. Yaprakları sebze olarak tüketilen roka, eczacılıkta birçok hastalığa karşı kullanılır. Çoğu hastalığın tedavisinde etkili olduğu ve olumlu sonuçlar alındığı bildirilmektedir. İnsan sağlığı bakımından öneminin son yıllarda çoğu kişi tarafından bilinmesi bu sebzenin üretim ve tüketiminin artmasına neden olmuştur. Özellikle büyük kentlerimizde gelir düzeyi yüksek kişilerin sebzeye olan talebi hızla artmaktadır. Ülkemizde 1.100 ton civarında roka üretimi yapılmaktadır.
Rokanın anavatanı hakkında kesin bir bilgi olmamakla beraber, Akdeniz ülkeleri bu sebzenin anavatanı olduğu bildirilmektedir.





2. Morfolojik Özellikleri


2.1. Kök
Roka bitkisinin kökleri toprak yapısına bağlı olarak farklı derinliklerde gelişir, kuvvetli bir kazık kök ve etrafında 10-15 cm derinlikte saçak kökler oluşur. Saçak kökler kuvvetli olmayıp zayıftır. Doğrudan tohum ekimi yöntemi ile yetiştirildiğinden kazık kök kuvvetli gelişir.


2.2. Gövde
Rokada gövde rozet şeklindedir. Sebze olarak değerlendirilen yapraklar toprak seviyesindeki rozet gövdeden çıkarlar. Düşük sıcaklıklarda gelişen yani kışı dışarıda geçiren veya vernalize olmuş bitkiler ilkbaharda hızla generatif döneme geçer.


2.3. Yapraklar
Roka yaprakları sebze olarak değerlendirildiği için bitkinin düzgün ve albenisi olan bir yapısına sahip olması gerekir. Tohumlar çimlendikten sonra kalp şeklinde kotiledon yapraklar meydana getirir. Daha sonra uzun, oval ve kenarları düz, yeşil renkli hakiki yapraklar gelişir. Bu yaprakların şekil ve rengi iklim koşullarına bağlı olarak değişir. Düz, parçasız, selülozik yapısı az ve çok aromatik madde içermeyen yapraklar tercih edilir. Hasat geciktiğinde yapraklarda selülozik yapı ve lifleşme görülür. Hasat olgunluğuna gelmiş roka yaprakları toprak yüzeyinden kesilerek demetlenir ve satışa demet halinde sunulur. Birinci hasattan sonra oluşan yapraklar parçalı bir yapı kazanırlar, kaliteleri ve şekilleri bozulur. Bu yaprakların Pazar değeri de düşer.

2.4. Çiçek
Çiçekler lahana grubu sebzelerinde olduğu gibi ana bir çiçek sapı ve bunun üzerin de yanlara doğru dallanmış yan dallar üzerinde oluşur. Çiçek şekli lahana grubu sebzelerine benzer. Çiçekte 4 çanak, 4 taç yaprak, 4+2 erkek organ ve 1 dişi organ bulunur. Taç yaprakları beyaz veya krem renklidir. Izgın olarak tanınan bitkinin taç yaprakları ise sarı renklidir. Ana çiçek sapı bitkinin gelişme durumuna bağlı olarak 60-80 cm arasında boy alır. Döllenme sonucu meyveler Haziran-Temmuz aylarında hasat edilebilecek olgunluğa ulaşırlar.


2.5. Meyve
Çiçek salkımları üzerinde meyveler çatlamadan ve tohumlar yere dökülmeden hasat edilmelidir. Tohumlar bakla adı verilen ve içerisinde 10 ile 15 adet tohum bulunan meyveler içerisinde yer alır. Roka baklaları diğer lahana türlerinin baklalarına göre daha ince ve sert yapılıdır ve çiçekleri taşıyan saplara paralel, dik veya sarkık olarak gelişirler.


3. Tohum ve çimlenme özellikleri
Tohumların şekli ve rengi lahana grubu sebzelerin tohumlarına benzer. Ancak tohumlar daha küçüktür. Bir gramda 500 civarında tohum bulunur. Çimlenme sürelerini normal koşullarda 4-5 yıl muhafaza ederler. Optimum çimlenme sıcaklığı 20-25 °C’dir.


4. Yetiştirilme İstekleri


4.1. İklim isteği
Roka ekolojik koşullara çok duyarlı bir sebzedir. Sıcaklığın 10 °C’nin altına düşmesi halinde tohumların çimlenmesi ve bitki gelişimi yavaşlar. Bu koşullarda sebze olarak değerlendirilen yaprakların aromatik madde oranı artar ve yeme kalitesi bozulur. Aynı şekilde yaz aylarında yüksek sıcaklıklarda da bitkilerin gelişimi olumsuz yönde etkilenir. Bitkiler için yeterli koşullar yerine getirilirse yaz aylarında tohum ekimi ile hasat olgunluğu arasındaki süre kısalır. Ancak düşük sıcaklık koşullarında olduğu gibi yapraklarda aromatik madde miktarı yükselir ve kalite bozulur.




İlkbahar ve sonbahar aylarında hava sıcaklığının çok yüksek ve çok düşük olmadığı koşullarda, toprakta ve havada yeterli rutubetin bulunduğu dönemlerde bitkiler çok iyi gelişir ve kaliteli ürün alınır.


Yaprakları değerlendirildiği için ortamın rutubetli olması yaprak kalitesinin artmasına yardımcı olur. Aksi taktirde yeterli olmayan rutubet yaprakların küçülmesine, aromatik maddelerin artmasına ve yapraklarda lifleşme ve selülozlaşmaya neden olur. Artan aromatik madde oranı yapraklarda acılaşmaya neden olur.


4.2. Toprak İsteği
Roka toprak istekleri bakımından seçici bir sebzedir. Yaprakları değerlendirildiği için ağır bünyeli ve killi topraklarda roka yetiştiriciliği yapılmamalıdır. Organik maddelerce zengin ve kumlu-tınlı topraklar yetiştiricilik için en uygun topraklardır. Toprak pH’sı bakımından nötr karakterli topraklar tercih edilmelidir.





5. Yetiştirilme Şekli
Roka doğrudan tohum ekim yöntemi ile yetiştirilir. Ülkemizin batı ve güney bölgelerinde bütün yıl boyunca açık tarla koşullarına tohum ekimi yapılarak roka yetiştiriciliği yapılabilmektedir. Roka soğuk bölgeler de kış aylarında örtü altında, sıcak bölgelerde ise yaz aylarında ağaç altlarında gölgede yetiştirilmelidir.


5.1. Toprak hazırlığı, ekim ve bakım işleri
Tohum ekiminden önce roka yetiştirilecek alanlara dekara 2 ton hesabı ile yanmış çiftlik gübresi verilir. Sürümden önce toprakta bulunan besin maddeleri dikkate alınarak Dik-Harrow altına yeterli miktarda suni gübre uygulanır. Kış aylarında yetiştirme yapılıyorsa veya yağmurlama sulama yapılacak ise tohumlar tahtalara yada düz tarlaya ekilir. Yaz aylarında ise tohum ekimi tavalara yapılmalıdır. Tahta ve tavaların büyüklüğünün kültürel işlemlerin kolayca yapılabilmesini sağlayacak boyutlarda olması istenir.


Hazırlanan tohum ekim yerlerinin yabancı otlardan, hastalık ve zararlılardan temiz olması gerekir. Roka tohumları dekara 1-1.5 kg hesabı ile 15-20 cm sıra arası, 4-5 cm sıra üzeri ve 0.5 cm derinlikte olacak şekilde esas yetiştirme yerlerine ekilirler. İklim koşullarına bağlı olarak tohumlar 3-8 gün sonra çimlenerek toprak yüzeyine çıkarlar. Bitkilerin gelişmesi için yeterli sıcaklık ve rutubet varsa bitkiler tohum ekiminden 30-40 gün sonra hasat olgunluğuna erişirler. Düşük sıcaklık koşulları ve elverişli olmayan ekolojik koşullarda hasat süresi gecikmekte bu süre 70-80 güne kadar çıkabilmektedir.


Tohum ekiminden hasat olgunluğuna kadar geçen süre kısa olduğundan, ayrıca aynı yerde birden fazla ürün alındığından toprakta bulunan besin maddeleri hızla azalmaktadır. Bu nedenle her yetiştirme döneminde tohum ekiminden önce yetiştirme yerlerine dekara 25 kg N, 12-15 kg P2O5, ve 15 kg K2O hesabı ile gübre verilmelidir.




6. Olgunluk, Hasat ve Depolama
Hasat olgunluğuna gelmiş roka yaprakları toprak seviyesinden 1-2 cm yukarıdan keskin bir bıçakla kesilir. Hasat dönemindeki ürün miktarına göre 50-100 gr ağırlığında demetler yapılarak bağlanır. Hasat edilen ve demetlenen roka yaprakları kasalara veya kamıştan yapılmış kelterlerin içine konur ve üzeri ıslak çuvalla örtülür. Hasat edilen rokalar satışa kadar serin ve gölge yerlerde muhafaza edilmelidir


Rokalarda sebze olarak değerlendirilen kısımlar taze yapraklar olduğu için uzun süre muhafaza edilemezler. Buzdolabında ve naylon torba içinde en fazla bir hafta muhafaza edilebilirler. İlerleyen günlerde yapraklar sararır ve yeme kalitesi bozulur. Ayrıca bekletilmiş roka yapraklarında istenmeyen biyokimyasal değişimler ve koku meydana gelir.


7. Verim
Yetiştirme dönemlerine bağlı olarak bir dekar alandan ortalama olarak ilk hasatta 2-4 ton pazarlanabilir roka elde edilir. Bir m2 alandan her hasatta ortalama 22-35 demet roka hasat edilebilir. Ülkemizde roka yetiştiriciliği tek hasat şeklinde yapılmaktadır. Birden çok hasat yapıldığında dekardan alınan ürün miktarı azalmakta ve kalite düşmektedir.


8. Tohum Üretimi
Tohum üretimi iki şekilde yapılmaktadır. Ya doğrudan doğruya tohum üretim parsellerine ilkbahar mevsiminden önce kış aylarında tohum ekimi yapılır ve bu bitkiler hasat edilmeden tohumluk olarak bırakılır. Yada sonbahar döneminde veya kış aylarında sebze olarak yetiştirilen alanlarda bırakılırlar. İlkbahar döneminde ekolojik koşullar uygun hale geldiğinde bitkiler generatif döneme geçerek çiçeklenir ve tohum oluştururlar. İkinci yöntem olan ; önce yaprakların hasat edilip daha sonra tohumluğa bırakıldığı bitkilerde tohum verimi düşük olmaktadır.


Bitkiler üzerinde olgunlaşan baklalar çatlayarak tohumlarını yere dökmeden önce tohumlukların hasat edilmesi gerekir. Hasat edilen baklalı tohumluk bitkiler yaklaşık bir hafta içinde kurur, bu baklaların içindeki tohumlar çıkarılır ve temizlenerek tekrar üretimde kullanılır. Dekardan 100-150 kg arasında değişen miktarda tohum alınabilir.





Alt Başlık
Roka Çeşitleri